2 Mayıs 2015

Frank - 2014



KÜNYE
Yönetmen: Lenny Abrahamson
Senaryo: Jon Ronson, Peter Straughan 
Oyuncular: Michael Fassbender, Domhnall Gleeson, Maggie Gyllenhaal 
Yıl: 2014 
Süre: 95 dakika 

Puan:    @IMDb

Hepinizi seviyorum.

Delilik ve dahilik arasındaki çizgide, deliliğin içinde olan bir dahinin hikayesi Frank. Yüzü olmayan, eksantrik, duygusal, hırslı, sevecen, sert kendisini tanımlamak için kullanılabilecek sıfatlardan sadece birkaçı.

İrlandalı yönetmen Abrahamson'un son filmi Frank, henüz. The Soronprfbs adlı bir grubun solisti ve aralarına yeni -zoraki- katılan klavyecilerini merkeze alıyor; onlar üzerinden yaratıcılığa, sanata, kendini sevmeye ve sevdirmeye dair bir hikaye anlatıyor.

Klavyecilerinin bırakmasından sonra bir müzisyen arayışına giren gruba, o sıralar yaratıcılık sıkıntılarıyla boğuşan, işinden bıkmış ve ünlü olma derdinde olan Jon (Gleeson), biraz şans biraz da zoraki olarak katılır. Grubun solisti Frank (Fassbender), başındaki maskeyi asla çıkartmayan eksantirk, yüzünü grup üyelerinin dahi henüz görmediği, ne zaman ne yapacağı kestirilemeyen bir karakterdir. Grup üyelerinden Clara (Gyllenhaal) ise Jon'u daha ilk andan beri sevmemiş, grupta istememiştir; ve bunun Frank'a olan aşkıyla veya Jon'un, Frank'in aklını grubu tehlikeye atacak düşüncelerle dolduracak olmasından korkmasıyla yakından uzaktan bir alakası yoktur. Grubun şarkı yazmak için bir dağ evine kapanmasıyla işler iyice zorlaşacak, Jon'un ünlü olma çabalarıyla grubun birliği riske girecektir.

Medikal olduğunu söylediği sebeplerle hiç çıkartmadığı maskesinin altında Frank ne saklıyor olabilir? Kendi kırılganlığından başka? Gayet kendinden emin görünen Clara, gruba yeni katılan üye Jon'dan neden bu kadar çekiniyor olabilir ki? Jon bu gruptan neyi alabilir en fazla?

Oyuncuların mükemmel seçildiği bu film Fassbender'in tek kişilik şovuna dönüyor olsa da, Gleeson'ın oyunculuğundaki müthiş denge ve Gyllenhaal'ın karakteri Carla'nın dengesizliğini yansıtmasındaki başarı kesinlikle takdire şayan. Gyllenhaal aynı anda hem hüzünlü, hem de tehditkar olmayı başarırken, Gleeson ise yer yer çöken karamsar havayı ısıtmayı biliyor. Ancak elbette Fassbender, her ne kadar yüz ifadelerini görmesek de -kendisi bizim için o anki yüz ifadesini tanımlıyor elbette- bu zor oyunculuğun altından kusursuz bir şekilde kalkıyor. Özellikle insanlara kendini sevdirebildiğini sandığı anlar ve herkesin seveceğinden emin olduğu parçasını söylediği kısımlar harika; her ne kadar insanların seveceği parçanın sadece insanların sevdiği şeylerden oluştuğunu sansa da. Sesinin de gayet güzel olduğunu belirtmemiz gerek.

Yaratıcılığın sorunlu bir hayattan geldiğini -gelmesi gerektiğini- düşünen Jon en başından beri aradığı şeyi artık farkettiğinde, arayışını sona erdirecek, grubu rahat bırakacaktır. Bundan böyle mutlu olacak mıdır, meçhul, ancak bilinen bir şey var ki, Frank hepsini çok sevmektedir; Jon'un varlığı yıkıcı olsa bile.

2014 yılının en güzel filmlerinden olan Frank, Fassbender'in kusursuz oyunculuğu ve Frank'in harika parçalarıyla birlikte kesinlikle bir şansı hakeden yapımlardan. Filme ilham olan karakter ise Chris Sievey ya da sahne adıyla Frank Sidebottom.



Hiç yorum yok:

Yorum Gönder