9 Mayıs 2015

Rosetta - 1999

KÜNYE
Yönetmen: Jean-Pierre Dardenne, Luc Dardenne 
Senaryo: Jean-Pierre Dardenne, Luc Dardenne 
Oyuncular: Émilie Dequenne, Fabrizio Rongione 
Ülke: Fransa, Belçika
Yıl: 1999
Süre: 95 dakika 

Puan:    @IMDb

Senin adın Rosetta. Benim adım Rosetta.

Dardenneler'den Altın Palmiye ödüllü, acımasızca sert ve bir o kadar gerçek bir film. Rosetta.

Yoksul ve şanssız doğan Rosetta (Dequenne), hayata tutunabilmek için her şeyi yapmaktadır. Çok çalışır, çok çabalar ama her daim gözden çıkartılabilir olan kendisidir. Alkolik ve sorumsuz annesiyle bir karavanda yaşar. Mutsuzdur ama vazgeçmez. Birey olma çabasını asla bırakmaz. Kendini kabul ettirmeye niyetlidir, öyle ya da böyle. Tek istediği insanca yaşamak olan sıradan bir insan Rosetta. Her gün karşılaştığımız ama karşılaştığımızı hemen unuttuğumuz insanlardan. Bakınca, sanki çok çirkin ya da ayıp bir şey görecekmişiz gibi kafamızı çevirdiklerimizden. Çığlıklarını duymamak için uzaklaştıklarımızdan. Dardenneler'in derdi Rosetta ile değil, daha çok bizimle.
 
Rosetta yaşadığını kendine hatırlatmak zorunda. "Senin adın Rosetta." diyor her gece. "Artık işler yoluna girecek.". 

İşler asla yoluna girmiyor Rosetta için. Annelik yaptığı annesi, yaşayabilmek için verdiği çaba ona ne olduğunu, kim olduğunu ve ne olabileceğini unutturmuş. O yüzden hatırlatmak zorunda, "Artık arkadaşın var. Normalsin.". Yine de açlığını bastırmak için balık tutmak zorunda. Yine de endişelenmek zorunda.

Kendi yaşlarında biriyle tanışır, Riquet (Rongione). Riquet waffle satar ve Rosetta'ya çok sıcak davranır. Rosetta için bu yenidir, ne yapacağını bilemez. Riquet ona yakınlaştıkça Rosetta rahatsız olur. Riquet'ten hoşlanır ama kendi şeklinde; aklında ilk olarak hep yaşamak vardır. Zaten kovulduğunda sarıldığı şeyler çuvallar değildir, hayatıdır. Hayatıdır elinden alınan, yaşamak için tek şansı olan işidir.

Rosetta kötü biri değildir, sempatik de değildir ama kötü değildir. Riquet'i boğulmaktan kurtarmadan önce uzun süre beklemesi art niyetli olmasından kaynaklanmaz. Kendini düşündüğü için öyle davranır; "Belki o ölürse, iş benim olur" der. Riquet yine de bırakmaz onu, artık dayanamayacağı noktaya geldiğinde dahi.

Dogme 95 (ya da Dogma 95) listelerinde yer almasa da, tamamen o kurallara bağlı kalınarak çekilmiş bir film Rosetta. Müziksiz, acımasız, mutsuz, sert. Gerçek hayattan tek farkı, Rosetta'nın 95 dakikada bitiyor oluşu. Dardenneler kamera hareketleri ile istedikleri rahatsızlığı yaratmışlar filmde, Dequenne ise tek kelimeyle harika. Eğer izlemediyseniz, unutamayacağınız bu hikayeye bir şans verin.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder