Night on Earth - 1991 (Dünyada Bir Gece)

KÜNYE
Yönetmen: Jim Jarmusch 
Senaryo: Jim Jarmusch 
Oyuncular: Gena Rowlands, Winona Ryder, Giancarlo Esposito, Roberto Benigni 
Ülke: Amerika, Japonya, Fransa, İngiltere, Almanya 
Yıl: 1991
Süre: 129 dakika 

Puan:     @IMDb

- Körler siyah gözlük takmaz mıydı?
- Bilmem. Ben hiç kör görmedim.

Aynı anda 5 farklı şehirde, 5 farklı taksicinin başından geçenlerin anlatıldığı bir antoloji. Birbirinden güzel 5 kısa film.
 
Hikayeler birbiriyle alakalı değil, istediğiniz sırayla izleyebilirsiniz. Belli bir formda kurulmamışlar, sadece o anda karakterlerimiz ne hissediyor onu veriyor bize. Gecenin bir saati, sürücü yorgun, yolcu yorgun, herkes bıkkın, yalnız. Birer sigara eşliğinde döküyorlar tüm dertlerini. Nasıl olsa görmeyecekler bir daha birbirlerini, öyle diyor Roma'daki şoförümüz (Benigni), "Burada 15 yıldır şoförüm, henüz bir yolcuyu ikinci kez arabama aldığım olmadı." yolcusu rahibe günah çıkartırken. Saklıları yok. O yüzden sorular doğrudan, cevaplar kaçamaksız.

İlk hikayemiz Los Angeles'ta geçiyor. Hayatının başlarında olan sürücümüz, çoğu kişinin aklını başından alacak bir teklifi reddediyor. Çünkü o kendine şoförlükten tamirciliğe uzanan bir yol çizmiştir. Sadece kardeşlerine kendini kanıtlaması gerekmektedir. Tek derdi iyi olduğu ama hepsinden önemlisi sevdiği şeyi yapmaktır. Bir de kendisini olduğu gibi sevecek bir adam bulsa...

İkinci hikayemiz New York'ta geçer. Göçmen ve görünüşe göre araba kullanamayan eskinin palyaçosu şimdinin şoförü Helmut ile bir türlü taksi bulamayan Yo-Yo'dur kahramanlarımız. Yo-Yo direksiyona geçip biraz "Amerikalılaşma" ve direksiyon dersi verirken, Helmut daha önce hiç fırsatı olmadığı bir şey yapar; şehri izler. Hayran kalır. Özellikle bu hikayedeki naiflik, filmdeki en üst nokta.

Üçüncü hikayemiz Paris'te geçer. Kör bir yolcunun anlatısı. Gece şoför için başladığından kötü bitecektir.

Dördüncü hikayemiz en dinamik karakteri içerse de, bana kalırsa içlerinde en zayıfı. Roma'da geçen hikayemizin görünüşe göre cinsel problemleri olan kahramanını Benigni canlandırıyor. Fakat yolcusu rolünde Paolo Bonacelli kendisine uyum sağlayamayınca, Benigni'nin eforları göz yormaya başlıyor.

Son hikayemiz ise Helsinki'de. Kötü bir günün ardından eve gitme telaşındaki yolcularımız ve şoförleri arasındaki dokunaklı bir hikaye. Bir yanda en kötü gününü geçiren adam gülümseyerek uyuklarken, diğer yanda ağlayan 3 adam. Hayatın özeti gibi, "mucizeler hep olur ama kötü şeyler daha sık olur.". 5li arasındaki en karanlık anlatı. Kapanış için ise kesinlikle en iyi seçim.

Bizlere seçimlerimiz ve hırslarımız, kendimize ve çevremize yabancılığımız, göremediklerimiz, aşk, kayıp ve keder hakkında 5 hikaye sunuyor Jarmusch. 5 hikaye de bize herhangi bir şeyi doğru ya da yanlış olarak sunmuyor. Hikayeler bir şekilde sonlanmıyor. Biz o an, 5 kişiden herhangi birinin cevabını alıyoruz, o kadar. Jarmusch kamerasıyla başka şehirlere gider, taksiler amaçsızca şehirlerde dolanırken, biz de boşluğumuzda, ara sıra eşlikçiler bulduğumuz yalnızlığımızla başbaşa kalıyoruz.